Ölümlü Trafik Kazası Tazminat
Sigortalının yahut eylemlerinden mesul olduğu bireylerin kasti bir hareketi yahut ağır eksikliği neticesinde meydana gelen bir olayda
İlgili tüzük hükümlerine göre, ehliyet sahibi olmayan yahut ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş şahıslar yönünden niçin olunan bir olayda
Sürücünün uyuşturucu madde yahut alakalı mevzuatta tespit edilen seviyenin üstünde içkili içki alması durumunda meydana gelen kazalarda
Yolcu taşıma ruhsatı olmayan araçların yolcu taşıması yahut kapasitesinden çok yolcu yahut yük taşıması yüzünden meydana gelen kazalarda
Eksik ödemeler, daha çok sigorta şirketlerinin yaptığı tazminat ödemelerinde görülür. Çoğu sigorta şirketi, Yargıtay yönünden benimsenen tazminat hesaplama yöntemlerini göz ardı ederek, kendi uzmanlarından aldıkları hesap raporlarındaki sayılar üzerinden tazminat öder. Bu tür durumlarda mağdurlar, düşük miktarlı bu ödemeler sebebiyle sigorta şirketlerine karşı dava açma yoluna masraf. Sigorta firmaları, poliçe koşulları uygunsa, kaza sonrasında zarar gören şahsa tazminat ödemesi yapar. Ödemenin sonrasında, zarar gören şahıstan, tazminatını aldığına ve diğer hak yahut alacaklarının kalmadığına dair bir yazı imzalamasını talep eder. Bu yazı, aklama belgesi diyerek isimlendirilen ve kişileri karşılıklı borçtan kurtarmaya yönelik bir uyuşma beyanıdır. Bu anlaşmanın hükümsüz sayılması için, az evvela belirttiğimiz gibi, 2 senelik hak düşürücü zaman içinde talepte bulunmak lazım olur. Bu noktada hukukçuların bilhassa altını çizdiği bir konu bulunmaktadır: Tazminat, sigorta şirketiyle yazılı bir aklama belgesi karşılığı olmadan ödenmişse, 2 senelik süreden bahsedilemez.
Daha fazla bilgi almak için lütfen 0507 466 30 63 nolu numaradan aramak veya GERİ ARA İSTEĞİ göndermektir.
Hukukçularımız sizinle en kısa sürede irtibata geçecektir.
BEDENSEL ZARARLAR NEDENİYLE TAZMİNAT
I- BEDENSEL ZARARLAR
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54.maddesine ve ondan önceki 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 46.maddesine göre, tazminat istemeyi gerektirecek bir olay sonucu yaralanan kişinin maddi zararları, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 18-19 maddelerindeki ve ondan önce 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 16-20.maddelerindeki tanımlardan da yararlanılarak şöyle bölümlendirilecektir:
1) Geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı
2) Sürekli işgöremezlik (kalıcı sakatlık) nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı
3) Tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar.
4) Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar
Şimdi bunları ayrı ayrı gözden geçirelim:
1- Geçici işgöremezlik durumu
a) Kaza geçiren kişinin, kalıcı sakatlık durumu söz konusu olmayıp, bir süre tedavi görmesi, iyileşinceye kadar çalışamaması ve bu yüzden iş ve kazanç kaybına uğramış bulunması “geçici işgöremezlik”tir. Yargıtay kararlarında buna “mesleki işten kalma süresi” veya “çalışılamayan süre” denilmektedir.
818 sayılı BK. 46.maddesi: “Bedensel zarara uğrayan kimse büsbütün veya kısmen çalışamamasından ve ilerde ekonomik yönden uğrayacağı yoksunluktan kaynaklanan zarar ve ziyanı ile bütün masraflarını isteyebilir”
6098 sayılı TBK. 54.maddesine göre bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1) Tedavi giderleri, 2) Kazanç kaybı, 3) Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar,4) Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar
Ev kadınlarının ev hizmetlerini yapamadığı süredeki iş kayıpları için tazminat isteme hakkı bulunduğuna ilişkin karar örnekleri: 15.HD.20.10.1975, 3787-4103 (YKD.1976/6-879) - 19.HD.14.10.1993, 7605-6582 (İBD.2001/3-939) - 11.HD. 27.06.1996, 3356-4735 - 19.HD.03.10.1995, 1076-7783 - 4.HD.29.05.1979, 2093-7151 – Sonuncu kararda şöyle denilmiştir: “Davalının kusurlu davranışı sonucu zarara uğrayan ve boynundan arızalanan, bu nedenle uzun süre bir serrikal boyunluk kullanmak zorunda kalan iki küçük çocuklu bir ev kadını, bu haliyle, mutad olan bütün ev işlerini tek başına yardımcısız yürütmesinin mümkün olup olmadığı yönünün tesbiti (mevcut rapora rağmen) bu davada büyük önem taşımaktadır. Mahkemenin gerek bu olguyu ve gerekse bu konuda ibraz edilen sarf belgelerini gözönünde bulundurarak, ödetilmesi istenen hizmetçi giderlerinin yapılmasında gerçekten zorunluk bulunup bulunmadığını; zorunluk varsa, bunun süresi ve kapsamının ne olacağını doğrudan araştırması ve gerekirse uzman bilirkişi görüşüne başvurularak belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.” (Yasa HD. 1979/9-1369, no:533)
Ölümlü Trafik Kazası Tazminat